31 Ekim 2012 Çarşamba

OSMANLI ' DAN KALAN CAMİLERİN GENEL YAPISI

OSMANLI ' DAN KALAN CAMİLERİN GENEL YAPISI

Mescit kelimesinin anlamı Türkçe ' de " mahalle içlerindeki küçük ibadet evleri " olarak kalmıştır . İllerdeki en büyük camilere ulucami denilmektedir .
Büyük camilerin dış kısmına genelde büyük bir dış avlu yapılır . Dış avlunun görevi camiyi gürültüden ve gerekirse yangınlardan korumaktır . Dış kısımda kapıları ve demir parmaklıklı pencereleri olan bir dış duvar vardır . Cami , dış avluda yer alır ve üzeri açık iç avlu ve üzeri örtülü iki kısımdan oluşur .
İç avlunun çevresi sütünlu revaklar şeklindedir . Revakların camiye bitişik olan bölümüne " son cemaat yeri " denilir . Caminin cümle kapısı da denilen taç kapısı , sertak denilen geniş ve yüksek kemerli kısımda yer alır . Bir de camide namaz kılanlara tekbirleri tekrarlasın diye balkon şeklinde müezzinlere ayrılmış mükebbire denilen bölüm bulunur .
Zemini mermerle kaplı iç avlu ortasında abdest almak için bir şadırvan bulunur . Minber ekseni ve bütün cami " Kabe " ' ye yöneltilmiştir . Caminin iç bölümüne " harim " denilir . Harim orta bölümlere ayrılmıştır , bunlara da " nef " veya " sahın " denilir . Orta nef büyük bir kubbeyle yan nefler ise yarım kubbelerle örtülüdür .
Mihrabın yanında bir de minber bulunur . Camilerde eskiden hükümdarların namaz kılmaları için çevresi parmaklıklı ve maksure denilen bölümler vardı . Sonradan Osmanlı yapılarında mihraba yakın balkon şeklinde hünkâr mahfili yapıldı . Cami içinde ayrıca bir kadınlar mahfili ve bir de müezzin mahfili vardır .
Namaz zamanlarını bildirmek için şerefelerinden ezan okunan minareleri cami yapısının dışında camiye veya iç avluya bitişik olarak yapılır . Eskiden camiler sosyal hayatta önemli olduğundan ötürü çevrelerinde kütüphane , sıbyan mektebi , sebil , çeşme , imaret , tabhane , tımarhane ve hazine gibi tümüne külliye denilen yapılar vardı .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nevruz kelimesinin anlamı

Nevruz: Bir isimdir. Farsça’dan gelmedir. Eski bir inanı ş a g ö re, y ı l ı n ve bahar ı n ilk g ü n ü kabul edilen ve do ğ an ı n yenid...