Bisceglie , Bischheim , Bischofshofen nereleridir ? Nicolas Bischoff veya Bischop kimdir ?

Bisceglie : İtalya ' da bir liman şehridir . Adriyatik kıyısındadır . 1980 ' li yıllardaki nüfusu 45588 kişiydi .
Bischheim : Aşağı Ren ' de ( Strasbourg idare çevresinde ) komün ( yerleşim birimi )dür . Strasbourg ' un kuzey banliyösündedir ( tarafındadır ) . Bu şehrin sanayi merkezi olarak şekercilik ; mobilya , kapsül ( ticari bir mal ) , sandık fabrikaları ; camcılıkla ilgisi vardır . Gelişmiş bir şehirdir .
Nicolas Bischoff veya Bischop : Episcopius diye anılan Alman matbaacısıdır . Hieronymus Froben ve Heerwagen ile birlikte Yunan ve Latin klasiklerini yayımlamıştır . Başarılı bir matbaacıdır .
Bischofshofen : Avusturya ' da ( Salzburg ilinde ) bir şehirdir . 1980 ' li yıllardaki nüfusu 9400 kişiydi . Bu şehrin kerestecilik , camcılık ve bakır madenleriyle ilgisi vardır .

Zekatın varlık sebepleri

Zekatın varlık sebepleri : Zekat veren kişiler , sosyal dayanışma ruhunu yaşamış olurlar . Başkalarına karşı koruma ve acıma duygusu zekat ve sadaka verenler tarafından kazanılmış olur . Zekat , malın korunmasını da sağlar .
Zengin olan , toplumun sevimli bir organı ( uzvu ) olarak yerini alır . Vicdanen rahat ve huzur içinde olur . Bu bakımdan da sağlıklı olur . Zekat , fakirin hakkıdır . Sosyal dayanışma ruhu zekatla sağlanır . Toplumdaki zengin - fakir arasındaki uçurum da böylece azalır . Zengin olan , tanrıya şükür vazifesini yerine getirmiş olur .
Zengin olan kişi benliğini cimrilikten arındırmış olur . Başkalarının hakkına saygı göstermeyi öğrenir . Toplumun refah düzeyi de belli bir ölçüde yükseltilmiş olur zekatla .

Eğitimde okul içi ilişkiler nasıl düzenlenmelidir ?

Eğitimde okul içi ilişkiler nasıl düzenlenmelidir ? : Okul , bürokratik dengenin oturduğu bir organizasyondur . Okulda öğretmen - öğrenci ilişkisi karşılıklı saygıya ve sevgiye dayalı olarak yürütülmelidir . Karşılıklı anlayış , aşırı serbestlik demek olmadığı gibi sıkı bir otoriterlik anlayışını da yansıtmamaktadır .
Veliler , çocuklarına daha fazla vakit ayırmalıdırlar . Öğrenci , ilgisiz ana babanın olduğu zamanlarda okula karşı soğuma hissedebilmektedir .
Veliler , aşırı hoşgörü göstermekten de sakınmalıdırlar . Başıboş çocuk , şımarık ve de düzeni bozucu davranabilir .
Okulda öğretmenin amiri olan müdür de resmi yetkisini zaman zaman aşmalıdır . Yani biraz daha samimi ve sıcak olmaya çalışmalıdır .
Okul , öğretmenin tarafsız davranması gereken bir kurumdur . Özellikle siyasi konularda tarafsız kalmaya özen göstermelidir öğretmen .
Şiddet de gerek okulda dayak , gerekse öğretmenlere karşı şiddet olarak ortaya çıkabilmektedir .Özellikle kitle iletişim araçlarının şiddeti özendiren yapımlarda gösterdiği model olma rolü , şiddete temel olmaktadır .
Okul , sadece bir bina değildir . Okul dışı geziler , ziyaretler de öğrenme ortamı için birer araçtırlar .
Müdürün aşırı serbest tutumu da doğru değildir . Okul içi disiplinin sağlanmasında müdürün formal yapısını kullanması elbette gereklidir .
Okul , dayağın olmadığı bir öğretmenlik anlayışıyla daha da ilerilere gidebilir .

Sosyolojik bakış açısı eğitime ne yönlerden bakmaktadır ?

Sosyolojik bakış açısı eğitime ne yönlerden bakmaktadır ? : Eğitim , davranış değiştirme sürecidir . Eğitimle toplumsallaşma sağlanabilir . Eğitimde sosyolojik bakış açısı eğitimin kültürle ilişkisi üzerine kuruludur .
Sosyoloji , toplum bilimidir . Toplumdaki olayları gözlemleyerek genellemeler yapmaya çalışır . Eğitim de kültürün ve toplumun bir parçası olduğu için sosyolojinin ilgi alanına girer .
Eğitim , toplumun genel anlayışını bireye benimseten bir süreçtir . Eğitimle birey , toplumda kendisine prestij de sağlar .
Sosyoloji , eğitime birçok yönden destek de olur . Eğitim sosyolojisi denilen alan işte bu desteğin simgesidir .
Eğitim , bireye bir meslek de sağlamalıdır . Toplumda bir statü ve saygınlık kazandırmalıdır .
Kültür , insanın yarattığı bütün değerleri kapsar . Eğitim de bir değerdir ve kültürün bir parçasıdır .
Eğitilmiş bir toplum , değişen bir toplumdur . Değişime açık ve de değişmeyi ilke haline getirmiş bireyler yaratır eğitim süreci .
Sosyoloji , bilim olarak gözlem , sınıflandırma ve yorum metodunu kullanır . Sosyolojide tek tek bireyler değil genele yansıyan oluşumlar incelenir .
Eğitimle aydınlanmış bir toplum , kültürünü geliştiren bir toplumdur . Kültür , sabit kalmaz . Zamanla kültür de değişime uğrar . Eğitim , işte bu değişimi topluma aşılayan bir olgudur .

Birranga Dağları nerededir ?

Birranga Dağları : 1980 ' li yıllarda S.S.C.B. ' de bir dağ ismidir . Geniş Taymir yarımadasının kuzey bölümündedir . Yenisey ve Katanga haliçleri arasında uzanır .

Birrus , birsaatlik ve birsamın anlamları

Birrus : Yunanlıların ve imparatorluk sonu Romalıların giydiği kukuletalı başlıktır .
Birsaatlik : Bir elektrikli lokomotifin iletkenlerin ısısı ve çevredeki ısı belli bir dereceyi aşmadan bir saatlik çalışma ile sağladıkları verimdir .
Birsam : Uyanık bir kişinin normalde olmayan bir şeyi görür gibi olmasıdır . Genelde marazî korkudan dolayı oluşabilir . Yani korkunun aşırı halinden kaynaklanabilir .

Bist nedir ? Bistgânî nedir ?

Bist : Farsça " bist " ten gelmektedir . Yirmi demektir .
Bistgânî : Eski bir kelimedir . Askerlere 20 günde bir verilen bir ücrettir .

Hukuk kurallarının yaptırımı nedir ?

Hukuk kurallarının yaptırımı nedir ? : Hukuk kuralları ... Nedir bu kurallar ?
Maddi yaptırımlı sosyal kurallar bütünüdür .
Evet , öyledir ...
Hukuk kurallarının yaptırımı maddidir .
Örneğin adam öldürmek , hırsızlık , fuhuş , yalan tanıklık yapmak , ...vs. bunlar ceza hukuku bakımından suç teşkil ederler .
Ve bu kurallara aykırı davranıldığı zaman karşılaşılan tepkiye yaptırım denilir .
Yaptırımın maddi olması devlet gücüyle zorla bu kuralların uygulanabilmesidir .
Halbuki din , ahlak , görgü kurallarının yaptırımları manevidir . Yani uyulmadığı zaman bir zorlama söz konusu değildir .
Din kuralları , tanrı tarafından peygamberler aracılığıyla gönderilmiş olan emir ve yasaklardan oluşmaktadır .
Anne babasına veya kardeşine yardım etmeyeni zorla yardım ettiremeyiz . Halbuki hukuk kuralları devreye girince iş farklılaşmaktadır .
Medeni Kanunun 364. maddesine göre yardım edilmediği zaman maddi bakımdan dara düşebilecek üstsoy , altsoy ve kardeşlerine yardım etmek nafaka yükümlülüğüdür . Bu , bir hukuk kuralıdır . Bu bakımdan zorla yerine getirtme söz konusudur .
Görgü kurallarına göre selamlaşmak bir kuraldır . Hukuk kurallarına askerlerin üstlerini selamlamaları da bir örnek olarak verilebilir .

Bled neresidir ?

Bled : 1980 ' li yıllardaki Yugoslavya ' da bir turistik merkezdir . Sloven Alplerinde , Bled gölünün kıyısındadır . 1980 ' li yıllardaki nüfusu 5500 kişiydi . Eski ve yeni şato ( Mareşal Tito ' nun yazlığı ) ile ilgisi vardır . Önemli bir turizm merkezi olduğunu söylemek mümkündür .

Otto Blehr kimdir ?

Otto Blehr : Norveçli siyaset adamıdır . Solcularca düzenlenen demokratik ve ulusal harekete katıldı . Steen ' in kabinesine girdi ( 1898 - 1902 ) . Stockholm ' e Norveç ' in isteklerini kabul ettirecekken yerini merkezi bir hükûmete ( Hagerup ) bırakmak zorunda kaldı ve siyasi hayattan çekildi .

Blenore nedir ?

Blenore : Köpek hastalığıdır . Hasta köpeğin burnundan damla damla irinli sıvı akar . Değişik bir hastalıktır .

Blekinge neresidir ?

Blekinge : Güney İsveç ' te bir ildir . Baltık denizi kıyısındadır . Yüzölçümü 3039 kilometrekaredir . 1980 ' li yıllardaki nüfusu 154400 kişiydi . İl merkezinin ismi Karlskrona ' dır . Bir takımadanın siperinde ( arkasında ) bulunan kıyı kesimi parça parçadır . Ve de balıkçılığa ve deniz ulaşımına elverişlidir . İlin Baltık kıyısında olması ona ayrı bir güzellik katar .

Using adjective + er + than

The opposite forms are like that :
long - short
fair - dark
tall - short
We can use the opposite forms in that construction :
adjective + er + than
to compare one person with another person
Ali is taller than Ahmet .

The same principle can be used to compare things .
England is wetter than Turkey .
Red is brighter than brown .
Ayşe ' s hair is longer than Meral ' s .

Blenheim nedir ?

Blenheim : ( Marlborough düklerine ait malikânenin adından ) . Bodur bir İngiliz köpeğidir . Kırmızı - beyaz alaca renklidir . Değişik bir ırktır .

Blenheim neresidir ?

Blenheim : Yeni Zelanda ' da ( Güney Adası ) bir kasabadır . Marlborough ilinin idare merkezidir . 1980 ' li yıllarda 17200 nüfusluydu .

Karl Bleibtreu kimdir ?

Karl Bleibtreu : Bir Alman yazarıdır . Locarno ' da ölmüştür . 1890 ' a doğru Alman edebiyatında çıkan yeni bir akımın öncülerindendir . Üstün bir kabiliyete sahipti . 1882 ' de Mahşer adlı romanı yayımlandı . 1886 ' da da " Revolution der Literatur " ( Edebi Devrim ) adlı , gerçekçilikle romantizmin sentezini savunduğu ve eleştiri denemesi olan eseriyle pek de verimli olamadı . Çağdaş yazarlarını sert bir dille eleştirdiği bir romanı ve de şiir kitapları yayımlandı . Şiir kitapları arasında " Lirik Günlük ( 1885 ) " ve " Tyrol Şarkıları ( 1886 ) " sayılabilir .

Alexandre Blacque ( Blek Bey ) kimdir ?

Alexandre Blacque ( Blek Bey ) : Fransız gazetecisidir . Malta ' da 1895 ' te ölmüştür . İzmir ' de çıkan Fransızca bir gazetede önce yazar , sonra da o gazetenin sahibi oldu . Avrupalılara karşı Türk dış siyasetini savunan yazılar yazdığı için gazetesinin basım evi İzmir ' deki Fransız konsolosu tarafından Fransız askerlerine tahrip ettirilmişti . 1828 ' de " Courrier de Smyrne " gazetesini yayımladı . Orada da Avrupalılara karşı Türkleri savunan yazılar yazdı . 2. Mahmut tarafından davet edilerek devletin resmi gazetesi olan " Takvim - i Vakayi " ' nin Fransızca çevirisi olan gazeteyi yayımladı . 1831 ' de yayımına başlanan bu gazetede de Batının doğu siyasetine karşı Türkleri savundu . Tedavi için Fransa ' ya giderken Malta adasında öldü . Ölümü şüpheli görüldü , Ruslar veya İngilizlerce öldürüldüğü iddia edildi .

Blastopor nedir ?

Blastopor : İsimdir . Fransızca " blastopore " kelimesinden türetilmiştir . Embriyoloji ile ilgili bir kelimedir . Gastrula devresine ulaşmış olan embriyonda gastrula boşluğunu dışarıya bağlayan deliktir . Bu delik , iç deri ile dış deri arasında bir hudut oluşturur .

Ludwig Blenker kimdir ?

Ludwig Blenker : Alman generalidir . 1812 ' de doğdu , 1863 ' te öldü . 1833 ' te Yunan ordusunda görev aldı . 1848 ' de milli muhafız birliği kumandanı olarak Alman devrimine katıldı . Baden ordusunu yendi . Bir ara sürüldü . New York ' a gitti . 1863 ' te ordudan ayrıldı , çiftliğine çekildi ve aldığı yaralar yüzünden öldü .